AYDIN (İHA) – Efeler’de, Aydın Tabip Odası öncülüğünde bir araya gelen sivil toplum örgütleri TBMM’ye sunulan sağlık alanındaki bazı kanunlar hakkında düzenlemeye yönelik kanun teklifini eleştirdi.
Atatürk Kent Meydanı’nda düzenlenen eylemde konuşan Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Hakan Karagözlü; “Bilindiği gibi 30 Ekim 2018 tarihinde 6 milletvekili imzası ile AK Parti TBMM Grup Başkanlığı TBMM Başkanlığına 43 maddeden oluşan ‘Sağlıkla İlgili Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ teklifi verilmiştir. Bu teklif hazırlanırken herhangi hekim ve diğer sağlık meslek örgütlerinden görüş alınmamıştır. Bu nedenle, yıllardır beklenen bir düzenleme hayal kırıklığı oluşturmuş, daha da önemlisi sorunların kökenine yönelik çözümler önermediği gibi sağlık ortamı için yeni riskleri de beraberinde getirmiştir. Sağlıkta şiddetin çözümü ile ilgili olarak teklifin 24. maddesi sağlık personeline yönelik kasten suç işleyenlerin polis tarafından yakalanması ile başlayan cezai hükümleri tanımlamaktadır. Bu hükümler, esasen kolluğun ve Cumhuriyet Savcılığının zaten yapması gereken görevler içinde tanımlanmıştır. Teklifte yer alan düzenleme, sorunun özüne yani suçun önlenmesine yönelik bir içeriğe sahip değildir. Oysa, Türk Tabipleri Birliğinin dünya örneklerini de dikkate alarak 2009 yılında hazırlayıp defalarca belirttiği ve yasalaşması için önerdiği şekilde bir suç ve ceza maddesine ihtiyaç bulunmaktadır” dedi.
Kanun teklifiyle ilgili tespit ettikleri eksikliklerden söz eden Karagözlü, “Teklifte Sağlık Bilimleri Üniversitesi Mütevelli Heyeti ve Birlikte Kullanıma ilişkin 20 ve 23. Maddeler, Anayasanın 130. Maddesi uyarınca öğretim üyelerinin her türlü özlük hakkının, yetki ve sorumluluklarının Kanun ile düzenleneceği kuralına aykırıdır. Yanı sıra, öğretim üyelerinin işlevlerini yerine getirilebilmesinin zeminini tarif eden akademik kurulların oluşumu, kurullara ve işleyişe katılıma dair 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununda yer alan kuralların bütünüyle örtülü bir biçimde ortadan kaldırılması sonucunu doğurmaktadır. Öğretim üyelerinin, öğretim elemanlarının üniversite personelinin iş güvencesinin, akademik çalışma ortamının ve tıp ve tıpta uzmanlık eğitiminin tahrip edildiği bir teklif söz konusudur.
Bütününde büyük sorunlar içeren Teklif bu haliyle kabul edilemez. Çünkü teklifin anlayışında bir sorun bulunmaktadır. Aslında böyle bir anlayış kabul edilemez. TBMM Sağlık Komisyonunda görüşülmekte olan taslak geri çekilmeli yerine hekimlerin ve toplumun taleplerine uygun, hukuku esas alan yasa maddeleri içeren yeni bir teklif getirilmelidir. Hekimler olarak, Hipokrat’tan bu yana karşısındakinin ‘kimliğini, dilini, dinini, cinsiyetini, toplumsal konumunu’ sorgulamadan ve ayrım yapmadan sağlık hizmeti sunmakla yükümlüyüz. Görevimizi bu anlayışla yerine getiriyoruz. Mesleğimizi icra ederken hiçbir erk tarafından ayrımcılığa tabi tutulmak ve mağdur edilmek istemiyoruz. TBMM’yi bin bir emekle kazanılmış hekimlik mesleğinin icrasını değil sağlıkta şiddeti durduracak somut maddeler içeren yasalar çıkarmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.