Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir yandan rejimi kışkırtarak diğer yandan da DEAŞ’ı hortlatarak önce İdlib’i, sonra tüm Suriye’yi yeniden kana ve ateşe boğmak isteyenlere asla izin vermeyeceğiz. Sadece bununla kalmayacak, Fırat’ın doğusundaki terör yapılanmasını da çökerteceğiz. Bu konuyla ilgili hazırlıklarımızı, planlarımızı, programlarımızı tamamladık. Hatta geçtiğimiz günlerde terör örgütüne yönelik fiili müdahalelerimizi de başlattık. Yakında daha kapsamlı ve etkili operasyonlarla terör örgütünün tepesine tepesine bineceğiz. Bir gece ansızın gelebiliriz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında konuştu. Andımız tartışmaları ile ilgili değerlendirmede bulunan Erdoğan, “Andımız tartışması üzerinden bizim ülkemize ve milletimize mensubiyetimizi sorgulamayı cüret ediyorlar. Bu salon cumhuriyetçilerine bizim 2023 hedeflerimizde müşahhas hale getirdiğimiz eser cumhuriyeti, hizmet cumhuriyeti bunlara çok yabancı geliyor. Bunlar bölgemizde Türkiye ile rekabet halinde olan çevrelerin kullandığı ne malzeme varsa hepsini de alıyor aynı iddiaları bize karşı tekrarlıyorlar. Güya artık geride kalmış bir tartışma olan and meselesini köpürterek milletimizle aramıza nifak sokacaklarını sanıyorlar. 2015’ten bugüne neredeydiniz? Bunu yaparken kendilerini gülünç ve trajikomik durumlara düşürüyorlar. Mesela; son günlerde kara önlükler giyip sokaklara dökülen koca koca adamlar görüyorum. Çok garibime gitti. And metnini okuyacağım derken saçmalayıp çocukların önünde rezil durumlara düşenlere şahit olduk. Bizim cumhuriyetçiliğimizin ölçüsü bu ülkeye ve millete yaptığımız hizmetlerdir, kazandırdığımız eserlerdir. Bizim Atatürk’e olan saygımızın ölçüsü İstiklal Harbimizin Başkomutanı ve tarihi süreklilik içinde taze bir nefes olarak gördüğümüz yeni devletimizin kurucusu olmasıdır. Bizim Türklüğümüzün ölçüsü tek parti devrinden kalma bir metin değil, milletimizin gönlündeki yerimizdir. Ta Moğolistan’da oradaki harabe haline gelmiş yerleri ayağa kaldırmış olan biziz. Bizim tek andımız İstiklal Marşımızdır. Her tarihi süreç gibi cumhuriyetimizin ilk döneminde de doğrusu yanlışı, eksiği fazlası olabilir. Daha iyiye, daha güzele ulaşmak için bunların muhasebesini yapmak başka bir şeydir, körü körüne tabi olmak veya körü körüne husumet beslemek başka bir şeydir. Biz bu iki yanlışa da sapmadık. Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet etmek için ne gerekiyorsa onu yapacağız, o yoldan gideceğiz” ifadelerini kullandı.
“DEAŞ’ın belli mahfiller tarafından yeniden eğitilen ve bölgeye yayılan elemanları vasıtasıyla adeta hortlatılmaya çalışıldığını biliyoruz” diyen Erdoğan, “Ne bölge halkının ne de dünya kamuoyunun bu DEAŞ oyununu yutmayacağına inanıyoruz. Bir yandan rejimi kışkırtarak diğer yandan da DEAŞ’ı hortlatarak önce İdlib’i, sonra tüm Suriye’yi yeniden kana ve ateşe boğmak isteyenlere asla izin vermeyeceğiz. Sadece bununla kalmayacak, Fırat’ın Doğusundaki terör yapılanmasını da çökerteceğiz. Bu konuyla ilgili hazırlıklarımızı, planlarımızı, programlarımızı tamamladık. Hatta geçtiğimiz günlerde terör örgütüne yönelik fiili müdahalelerimizi de başlattık. Yakında daha kapsamlı ve etkili operasyonlarla terör örgütünün tepesine tepesine bineceğiz. Bir gece ansızın gelebiliriz. Irak’ın kuzeyindeki terör yapılarını da birer birer temizleyerek bu bölgeyi ülkemize yönelik saldırıların da üssü olmaktan çıkartıyoruz” dedi.
Tunceli’nin Nazımiye ilçesi Sarıyayla köyü kırsalında operasyona çıkan Jandarma Özel Harekat (JÖH) timindeki uzman çavuşlar Asım Türkel ve Çavuş Ferruh Dikmen’in donarak şehit düşmesiyle ilgili ise Erdoğan, şunları söyledi:
“Tunceli’de iki şehidimiz oldu. Donarak şehit oldular. Bu sabah İçişleri Bakanımız bu konunun bütün detaylarını anlattı. Yok elbiseleri mi yoktu, yok şusu mu yoktu, busu mu yoktu gibi Bay Kemal buralardan kendine rant elde etmeye çalışıyor. Bay Kemal bak ben sana bir şey anlatayım. Benim dedem Sarıkamış’ta tüfeğine sarılı olarak ve donarak şehit oldu. Şehadetin içinde kurşunla şehadete yürümekte var, donarak yürümekte var. Elbise falan bunları bize anlatma. Şu anda bizim askerimizin bütün bu noktadaki teçhizatı, elbisesinden uyku tulumuna, yiyeceğine, giyeceğine, postallarına kadar hepsi dünyadaki en modern tüm ordulardaki malzemelerdir. Sen bilmeden ne anlatıyorsun. Buralardan birkaç oy alayım diye milleti niye aldatmaya kalkıyorsun. Bu ülkeyi, bu devleti senin küçümsemeye hakkın yok. Senin şehadet diye bir anlayışın yok, böyle bir derdin yok. Bak bu şehitlerimizin aileleri ne düşünüyor, sen ne düşünüyorsun. Hepsi inanmışlar bu şehadete. Bundan dolayı da bu noktada bunu biliyorlar. Bunun üzerinden ne toparlarım Bir şey toparlayamayacaksın. Zaten bittin, gittin, gidiyorsun. Ama dürüst ol hiç olmazsa şehitlerimizin üzerinden rant elde etmeye çalışma. Sen 15 Temmuz gecesi de tankların gölgesinde kaçarak Bakırköy Belediyesine sığınan adamsın. Senin biz karakterini artık biliyoruz. Bütün bunlar cibilliyet meselesi. Seni iyi tanıyoruz. Bu millet seni her geçen gün daha iyi tanıyor. İnşallah 31 Mart bu yürüyüşün sonu olacak. CHP’de kurtulacak, bu millette senden kurtulacak. Türkiye’nin terör örgütleri karşısındaki ilkeli duruşu her geçen gün daha çok takdir topluyor. Bizler askerimizle, jandarmamızla, polisimizle, güvenlik korucularımızla yıl daha da güçlenerek devam ediyoruz. İnşallah terörle mücadelede kat ettiğimiz mesafe daha da artacak.”